Tarihi önemi olan yapılar onarılıyor. Harap olan yerlerin kurtarılması adına bir çalışma var. Doğal olarak, kiliselerden de onarılanlar var.
Osmanlı'nın son döneminde çok sayıda kilise inşaa edilmiş. Niğde'nin kimi köylerinde eski cami yok, kilise var. Yeri bilinen yetmiş civarında kiliseden en az otuzu sağlam yapı olarak günümüze erdi.
Bu durumda, Osmanlı'nın son döneminde Hıristiyan nüfusun azımsanmayacak kadar çoğalması, Türklerin cepheden cepheye savaşa gitmeleri, onların ise asker olmayarak iş güçlerini sürdürmelerinin de şüphesiz etkisi olmuştur.
Cumhuriyet sonrası Niğde'de hiç kilise açılmadı. Son iki yıldır Konaklı Kasabasında yapılan Kilise ayini dışında bir ayin de benim bildiğim olmadı.
AKP iktidarında ülke genelinde çok kilise onarıldı. Ona yakın kilise ibadete açıldı. Son olarak Diyarbakır Ermeni Kilisesi'nin çanı da takıldı. Çan sesleri farklı kentlerde duyulmaya başladı.
Nüfusta Hıristiyan sayısı arttı mı? Talep varmı? Bilgim yok. Ne var ki kiliseleri AKP dışında bir parti açabilir miydi? O anlamda da çok emin değilim.
Ama yazımın konusu bu değil.
Geçmişte onarılan kimi kiliseler cami olarak ibadete açık.
Niğde Begüm, Bor Kavuklu, Niğde Aktaş, Hançerli, Fertek, Çarıklı, Kumluca, Tırhan, Yeşilburç gibi yerlerde kiliseler cami olarak kullanılıyor.
Niğde'de şimdilerde üç kilise onarılıyor. Bu onarımlar ise cami olsun diye değil. Niğde Merkez, Bor ve Konaklı kiliseleri, inanç turizmi amaçlı onarılıyor.
Konaklı Kilisesi
Konaklı Kilisesi mimarîsi ile diğer kilislerden farklı. Kubbelerle örtülü bir üst yapı var. Diğer kiliselere göre daha büyük ve daha dikkat çekici. İki yıldır da ayin yapılıyor.
Turizm amaçlı olarak kiliselerin onarılması olağandır.
Niğde Hasaköy, Yeşilburç, Kurdunus, Ballı, Altunhisar, Yeşilyurt, Kitreli, Çamardı ve Hançerli kiliseleri de onarılabilir.
Sorun onarımlar değil, son yıllarda neden diğer tarihi eserlere aynı hızla koruma uygulanmadığıdır.
Kiliseleri Kültür ve Turizm Bakanlığı onarıyor. Niğde merkez Perşembe Pazarı alanının yanındaki Ermeni Kilisesi duvarında dökülme oldu, hemen onarıma alındı. Rum Kilisesi daha görkemli, orası onarılmadı.
Tarihi camilerde de aynı hızla uygulamalar sağlanmalıdır.
Onarım bekleyen cami ve mescitler vardır.
En önemlilerinden birisi de Sungurbey Camiidir.
Sungurbey Camisi
Sungurbey Camisi, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı. Vakıflar Genel Müdürüne kaç kez köşe yazısı yazdım. Vakıflar Genel Müdürüne mektupta gönderdim, ama sonuç gelmedi.
SUNGURBEY Camiinde bir tarih yok olmak üzere. Bu camiye aslına uygun şekilde hızla kurtarma uygulanmalıdır.
İlhanlılar döneminde yapılan 18. yy barut deposu olarak kullanılan cami, Rum Mahallesi'nde çıkan yangın ile patlamış, kubbeleri uçmuş, minareleri yıkılmıştır. Çifte minareli iken minaresiz kalan caminin üst yapısı kubbeli değil, çatılı olarak düzenlenmiştir.
Cami, yangına rağmen sütun boylarına kadar sağlam kalmış ve günümüze ermiştir. Son yıllarda cami doğu kapı aralığında iki cephede yer alan hayvan ve bitki motifleri hızla yıpranmaktadır. Bu sürecin durdurulması sağlanmalıdır.
Cami onarımı aslına uygun yapılmalıdır. Vakıflar Genel Müdürlüğü onarımlarının aslına uygun olduğu söylenemez. Yapının yıkılan yerinin motifi aynen yenilenmelidir.
Niğde Sungurbey Cami ve Bor Kale Cami mescitleri aslına uygun onarılmalıdır.
Tarihi eserlerimizin çoğunun yeri belli ve harap haldedir. Kilislere için sağlanan onarım ve bakımlar diğer yerlerde de yapılması ihtiyçtır. 2013 yılı için bu anlamda çalışmalara geçilmelidir.