Türkiye'deki resmi müzeler devlet eliyle işletiliyor ve son yıllarda TÜRSAB tarafından da büyük destekler görerek canlandırılmaya çalışılıyor. Son 5 yıldır 'müze kart atılımı' sayesinde canlılık kazanan müzelerin Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı DÖSİM web sitesinde yayınlanan 2014 istatistikleri üzerinden araştırmacı yazarımız Zafer Cengiz tarafından yapılan bir değerlendirmede, bu canlılığın karnesi net bir şekilde sergilenmiş ve değerlendirilmiştir.
RAKAMLARLA TÜRKİYE İLLERİNDE RESMİ MÜZELERİN DURUMU
Türkiye'nin 81 ilinden 16'sında devlet müzesi yok ve müzesi olan 65 ilin sadece 16'sında 5 ve daha fazla müze mevcut. Müzelerin ziyaretçi rakamları üzerinden bir değerlendirmede ise, bu 16 ildeki 183 müzenin 2014 yılı ziyaretçilerinin %90'ını aldığı görülüyor. Ülke toplamında mevcut 303 müzenin geriye kalan 120'si ise 5 adetten az müzesi olan 49 ilde yer alıyor. Değerlendirmede az müzesi olan %10'luk illeri kapsam dışında tutarak 5+müzesi olan 16 ilin ziyaretçi performansı, büyüteç altında yakından incelenmiştir.
Bu illerde İstanbul'un doğal olarak ziyaretçi sayısında birinci sıraya yerleşmesine karşın, müze sayısında ilk sıralamada; Muğla(28), Antalya(22), Mersin(19), Nevşehir(18), İzmir(17), İstanbul(14) olarak 6. Sıraya düşmüş olduğu görülüyor. Müze başına düşen ziyaretçi sayılarında da ilk 5 sırayı İstanbul, Denizli, Konya, Nevşehir ve İzmir almaktadır. İllere göre müze ve ziyaretçi sayılarının karma bir değerlendirmesi olarak yapılan analizde ise, yoğunluklu 16 ilde saatte 60 ziyaretçi ortalaması elde edilmektedir. Bu analizin tüm müzeler ortalaması ise saatte 41 ziyaretçidir.
Ziyaretçi adedi ve müze sayısı yoğunluğunda büyük bir paralellik var ve öne çıkan en yoğun 5 ildeki 67 müze ise, tüm ziyaretçilerin %70'ini alıyor. Milyon ziyaretçi olarak öne çıkan iller; İstanbul(9,4), Antalya(3,1), İzmir(3,0), Nevşehir(2,8), Denizli(2,4) ve Konya(2,3) olarak sıralanıyor ve bundan sonraki 10 ilde de ziyaretçi sayıları hızla milyonun altına düşerek Muğla(0,8), Ankara ve Çanakkale(0,6) şeklinde performans gösteriyor. Resmi müzeler listesindeki 303 müzeden 23 adedinin (%7,5) 2014 yılını tümüyle ziyaretçisiz ve kapalı geçirmiş olması da, ayrı bir merak uyandırmaktadır.
ULUSAL MÜZELERDE ÖZET PERFORMANS DEĞERLENDİRMESİ
Gelişen Türk turizminin ayrılmaz parçası olan Kültür boyutunun en belirgin yansıması, müzelerin varlığı ve ziyaretçi sayısı olarak kullanım yoğunluğudur. Müze istatistiklerinde yerli-yabancı' detayı bulunmamakta ve ziyaretçi sayıları Türk vatandaşları da içermektedir. Bu durumda da, eldeki rakamların Türk turizminde kültür karmalı bir performans değerlendirmesi için, çok sağlıklı zemin oluşturduğunun altını çizmeliyiz.
Toplam ziyaretlerin %32'sini oluşturan lider İstanbul'da; 15 milyonluk yerleşik nüfus ve bir o kadar da yabancı turist trafiğine ilaveten tahmini 10 milyonluk iç turizm rakamlarıyla, hemen yakalanan 40 milyon rakamı üzerinden gerçekleşen 9,4 milyonluk müze ziyareti, %12'lik bir performans veriyor. Müze ziyaretçi sayısında 2. Sıradaki Antalya ise; 15 milyonluk yabancı ve 10 milyonluk yerli turistin oluşturduğu 25 milyonluk trafikte oluşan 3,1 milyonluk ziyaret sayısı ise %5'lik bir sonuç vermektedir. Bu performans hesabında, kültür meraklısı ziyaretçilerin ortalama iki müze ziyareti yaptığı dikkate alınmıştır.
Ülke çapında da, kabaca 50 milyonluk yetişkin nüfus ve 30 milyonluk dış ziyaretçi üzerinden 29,8 milyonluk müze ziyareti rakamının verdiği performans sonucu %13'tür. Bu verilerden hareketle, Türk turizminde müze ziyaretleriyle ölçülebilen ve gelişen turizm paralelinde oluşan kültürel boyut performansının %10 düzeyinde kaldığı rahatça yorumlanabilir. Oysa Anadolu kültürüne dayalı bir turizm karakteri sergilemesi gereken ulusal turizmde bu oranın %30'lar düzeyinde olması gerektiğini, sanırız kimse yadsıyamaz.
ULUSAL KÜLTÜR VE TURİZM AÇISINDAN DEĞERLENDİRME
Türkiye turizminin geçmişinde kalan 40 yılın ardından, artık rayına girerek önünü görebilmesi gerekirken bugün büyük belirsizlik ve çıkmazlar içine düştüğü görülmektedir. Tarihi boyunca birkaç kez ayrılarak tek Bakanlıkta birleşen Kültür ve Turizm işlevlerinin artık yerine oturması ve Anadolu değerlerinin çağdaş turizm ortamında ve randımanlı bir ekonomiye dönük olarak değerlendirilmesine şiddetle ihtiyaç vardır.
İlk turizm Bakanının 1963'te göreve başlamasından bu yana geçen 49 yıl boyunca, görevde olan 39. Kültür ve Turizm Bakanımızın piyasanın ihtiyaçlarına sırtını dönmesi ve son 8 yıldır Resmi Gazetede unutulmuş olan 2023 Stratejisi gibi güncel ülke gerçekleri, gerçekten çok acı bir tablo oluşturmaktadır. Planlamadan yoksun kalarak çarpık bir şekilde gelişen ve henüz Anadolu değerlerini bile kullanamamış olan turizm, düze çıkabilmek için iç ve dış turistlerle kültür ağırlıklı sağlam bir dengeye kavuşturulmayı beklemektedir.
Ulusal çapta devrede olan Devlet Müzelerinin mevcut %10'luk Kültür performansı beklenenin üçte birinde kalırken, hızlı ve dengesiz gelişmiş haliyle bile 30 Milyar Dolarlık dış gelir düzeylerine erişen Turizm kanadının da mevcudun iki katı bir performans düzeyine erişmesi mümkündür. Kültürel açığını gideren ve ortalama kalış süresiyle birlikte gelir düzeyini yükselten turizm ekonomisi, yakın gelecekteki en istikrarlı ve verimli endüstrisi olmak için, sadece ilgi ve ihtimam beklemektedir. Bu bakımdan, Stratejide öngörülen Kamu-Özel İşbirliği ortamının gerçekleştirilerek, içine düşülen çıkmazlardan acilen kurtulmak zorunludur.
Kaynak: http://dosim.kulturturizm.gov.tr/assets/documents/2014-TOPLAM-internet.pdf