Sonbaharın son günlerinin tadını çıkarırken, ister başkent Bakü'nün muhteşem atmosferi, isterse de uzak köylerinin temiz havası ile kendine hayran bırakan Azerbaycan’a 4 günlük seyahat edip, ülkenin tarih, kültür ve doğasını en iyi şekilde deneyimleyebilirsiniz.
Azerbaycan’a varan gezginlerin yapması gereken ilk şey, kendine özgü yapısıyla labirenti andıran sokakların çevrelediği, İçerişehir diye bilinen eski şehirde nefis bir kahvaltı yapmak. UNESCO Dünya Mirası Listesine dahil edilmiş esrarengiz Kız Kulesi ve Şirvanşahlar sarayı, başkentin en eski sakinlerinden bazılarının yanı sıra sanatçı atölyeleri, hediyelik eşya dükanları ve geleneksel mutfaktan lezzetli yemekler sunan, yerel müziğin canlı performanslarını izleyebileceğiniz restoranlara ev sahipliği yapan İçerişehirde bir tur atmanız şart.
İçerişehir
İçerişehirde kahvaltı ve küçük bir turun hemen ardından 1800’lü yıllardan kalma, Bakü’ye Kafkaslar’ın Paris’i adını kazandırmış mimarlık numunelerini görebileceğiniz, Bakü’nün en eski caddelerinden biri olan İstiklaliyyet caddesine inebilirsiniz. Cadde boyunca, azerbaycan Devlet Akademik Filarmonisi, Bakü Şehir İcra Hakimiyeti, Azerbaycan Devlet Ekonomi Üniversitesi, Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi, Mirza Alekber Sabir bahçesi, Nizami Gencevi Anıtı ile Azerbaycan Edebiyatı Müzesi gibi birçok devlet dairesi, müze, üniversite, mağaza, butik ve restoran bulunmaktadır.
Bakü’de ilk günü tamamlamak için mükemmel seçeneklerden biri akşam yemeğinden sonra Dağüstü parka kalkıp Alev Kuleleri ve Hazar denizine doğru panorama manzarasına karşı çayınızı yudumlamak. Bu park aynı zamanda 1918 yılında Azerbaycan’ın yardımına gelmiş ve şehit olmuş Osmanlı askerlerine ithaf olunmuş Türk şehitliğini de içinde barındırıyor.
Gezginler, Azerbaycan’da ikinci günlerini İsmayıllı bölgesinin Lahıc köyünde geçirebilirler. Bakü’den 3 saatlik sürüş mesafesinde yer alan bu köy tarihi görünümünü koruyan ve sokaklarında bakırdan yapılan el işlerinin üretildiği eski atölyelerin bulunduğu otantik bir yer. Taş evleri ve sokakları, düzgün mimarisi, misafirperver insanları ile unutulmaz bir gün yaşamak için muhteşem bir yer olan Lahıc XIX yüzyıla kadar dünyanın pek çok yerinden tüccarlar tarafından bakır ürünleri için ziyaret yeriymiş. Açık hava müzesini andıran köyün arnavut kaldırımlı sokaklarındakı küçün dükkanlarında yerel halk çok çeşitli baharatlar da satıyor.
Lahıc koyu
Lahıc’tan hemen sonra seyahat rehberinin bir sonraki durağı arabayla 1 saat kadar mesafede bulunan Gebele. Azerbaycan’ın bu bölgesi bir çok farklı aktivite sunuyor. “İstisu” diye bilinen termal su kaynakları ile meşhur olan bu şehirde modern tedavi yöntemlerinin uygulandığı birinci sınıf sağlık merkezlerinde canlandırıcı prosedürlerden geçip, şehrin tarihi bölgelerini ziyaret edebilir, sonbaharda yürüyüş parkurlarının, kış aylarında ise muhteşem kayak deneyiminin tadını çıkarabilirsiniz.
Gebele aynı zamanda şarap ürünleri ile de meşhur ve burada bulunan Savalan şarap fabrikası meşhur üzüm çeşitlerinden üretilen, kiraz ve baharat notaları ile zengin yapıya sahip, yakut renkli kırmızı şarap türleri gibi yüksek kalite standartlarına uygun hazırlanan ürünleri ile meşhur.
Gebele
Azerbaycan’a seyahatin 4-cü gününü Bakü’de tamamlayabilirsiniz. Bu günü tam olarak sanat ve kültüre adayıp Haydar Aliyev Kültür Merkezini ziyaret edebilirsiniz. Görkemli mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanan ve 2012’de açılan merkez şehrin en önemli kültürel yapılarından biri. Burada kalıcı sergi ve koleksiyonların yanı sıra dünyaca meşhur bir çok sanatçının dönemsel sergilerine de denk gelebilirsiniz.
Haydar Aliyev Kültür Merkezi
Azerbaycan’a varan gezginlerin yapması gereken ilk şey, kendine özgü yapısıyla labirenti andıran sokakların çevrelediği, İçerişehir diye bilinen eski şehirde nefis bir kahvaltı yapmak. UNESCO Dünya Mirası Listesine dahil edilmiş esrarengiz Kız Kulesi ve Şirvanşahlar sarayı, başkentin en eski sakinlerinden bazılarının yanı sıra sanatçı atölyeleri, hediyelik eşya dükanları ve geleneksel mutfaktan lezzetli yemekler sunan, yerel müziğin canlı performanslarını izleyebileceğiniz restoranlara ev sahipliği yapan İçerişehirde bir tur atmanız şart.
İçerişehir
İçerişehirde kahvaltı ve küçük bir turun hemen ardından 1800’lü yıllardan kalma, Bakü’ye Kafkaslar’ın Paris’i adını kazandırmış mimarlık numunelerini görebileceğiniz, Bakü’nün en eski caddelerinden biri olan İstiklaliyyet caddesine inebilirsiniz. Cadde boyunca, azerbaycan Devlet Akademik Filarmonisi, Bakü Şehir İcra Hakimiyeti, Azerbaycan Devlet Ekonomi Üniversitesi, Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi, Mirza Alekber Sabir bahçesi, Nizami Gencevi Anıtı ile Azerbaycan Edebiyatı Müzesi gibi birçok devlet dairesi, müze, üniversite, mağaza, butik ve restoran bulunmaktadır.
Bakü’de ilk günü tamamlamak için mükemmel seçeneklerden biri akşam yemeğinden sonra Dağüstü parka kalkıp Alev Kuleleri ve Hazar denizine doğru panorama manzarasına karşı çayınızı yudumlamak. Bu park aynı zamanda 1918 yılında Azerbaycan’ın yardımına gelmiş ve şehit olmuş Osmanlı askerlerine ithaf olunmuş Türk şehitliğini de içinde barındırıyor.
Gezginler, Azerbaycan’da ikinci günlerini İsmayıllı bölgesinin Lahıc köyünde geçirebilirler. Bakü’den 3 saatlik sürüş mesafesinde yer alan bu köy tarihi görünümünü koruyan ve sokaklarında bakırdan yapılan el işlerinin üretildiği eski atölyelerin bulunduğu otantik bir yer. Taş evleri ve sokakları, düzgün mimarisi, misafirperver insanları ile unutulmaz bir gün yaşamak için muhteşem bir yer olan Lahıc XIX yüzyıla kadar dünyanın pek çok yerinden tüccarlar tarafından bakır ürünleri için ziyaret yeriymiş. Açık hava müzesini andıran köyün arnavut kaldırımlı sokaklarındakı küçün dükkanlarında yerel halk çok çeşitli baharatlar da satıyor.
Lahıc koyu
Lahıc’tan hemen sonra seyahat rehberinin bir sonraki durağı arabayla 1 saat kadar mesafede bulunan Gebele. Azerbaycan’ın bu bölgesi bir çok farklı aktivite sunuyor. “İstisu” diye bilinen termal su kaynakları ile meşhur olan bu şehirde modern tedavi yöntemlerinin uygulandığı birinci sınıf sağlık merkezlerinde canlandırıcı prosedürlerden geçip, şehrin tarihi bölgelerini ziyaret edebilir, sonbaharda yürüyüş parkurlarının, kış aylarında ise muhteşem kayak deneyiminin tadını çıkarabilirsiniz.
Gebele aynı zamanda şarap ürünleri ile de meşhur ve burada bulunan Savalan şarap fabrikası meşhur üzüm çeşitlerinden üretilen, kiraz ve baharat notaları ile zengin yapıya sahip, yakut renkli kırmızı şarap türleri gibi yüksek kalite standartlarına uygun hazırlanan ürünleri ile meşhur.
Gebele
Azerbaycan’a seyahatin 4-cü gününü Bakü’de tamamlayabilirsiniz. Bu günü tam olarak sanat ve kültüre adayıp Haydar Aliyev Kültür Merkezini ziyaret edebilirsiniz. Görkemli mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanan ve 2012’de açılan merkez şehrin en önemli kültürel yapılarından biri. Burada kalıcı sergi ve koleksiyonların yanı sıra dünyaca meşhur bir çok sanatçının dönemsel sergilerine de denk gelebilirsiniz.
Haydar Aliyev Kültür Merkezi