İtalya kitle turizmi tarafından boğuluyor!

"La Stampa" gazetesi, yaz sezonu yaklaşırken turizmin etkilerini eleştirmekten çekinmiyor. 

Küresel Covid-19 salgınının sona ermesi, kısıtlama önlemleriyle cezalandırılan bir sektöre yeni bir soluk getirdi. 

Ancak gözlemcilere göre, bu çok fazla! İtalya’da birçok kişi, yarımadanın şehir merkezlerinin, kitleler halinde geri dönen turist orduları altında kelimenin tam anlamıyla boğuluyor olmasından yakınıyor. 

The Guardian gazetesinin İtalya'daki muhabirinin analizi La Stampa'nın sütunlarında geniş yer buldu.

Muhabir Tobias Jones, seyahatle ilişkiyi tamamen değiştiren "aşırı turizmin" yansımalarından yakınıyor ve "Eskiden zihnimizi açmak, başka kültürleri keşfetmek ve dünyanın uçsuz bucaksızlığını görmek için rahatsızlık ve zorluk içinde seyahat ederdik" diyor.

Muhabir,  "Bugün, seyahat minimum risk içeriyor, ancak şişirilmiş egolarımız, özçekimler için bir arka plana indirgenen yerleri darmadağın ediyor" diye yakınıyor.

İngiliz aristokratların, Alman şairlerin ya da Fransız ressamların 18’inci yüzyıldaki İtalya’da "Büyük Turu" artık çok uzakta kalan bir anı olarak tarihteki yerini aldı.

Tartışmalı bir tanıtım kampanyası

Bu eleştiri, İtalyan Ulusal Turizm Ajansı'nın (Enit) yeni tanıtım kampanyasına ilişkin tartışmaların ortasında geldi. 

Sandro Botticelli'nin Venüs'ü, Yarımada'nın en sembolik anıtlarının önünde özçekim yapan bir sosyal medya kişisi olarak tasvir ediliyor ve ziyaretçilere "Beni takip edin" diye sesleniyor. 

Bu kampanya sadece sıradanlığı ve İngilizce dilinin uyumsuz kullanımı nedeniyle değil, aynı zamanda dokuz milyon avroluk fahiş maliyeti nedeniyle de eleştirildi.

Turizm, İtalya'nın GSYİH'sinin yüzde 13'ünü sağlayan ekonomik bir nimet olsa da çoğu zaman saygısız ziyaretçilerin akınına uğrayan kırılgan yerler için bir felâket de olabiliyor. Ligurya'da bulunan ve sadece 400 kişinin yaşadığı Portofino köyünde durum böyle!

Yayalar için cezalar

Paskalya tatilinde 400 kişilik bu küçücük liman köyüne yedi bin turist akın edince köyün merkezinde gerçek bir "yaya trafiği sıkışıklığı” oluştu.

Portofino Belediye Başkanı, bu nedenle, turistlere yönelik kırmızı bölgeleri belirleyen bir yönetmelik çıkardı. Yönetmelik, yaya trafiğini düzenlemek amacıyla artık turistlerin köyün belirli yerlerinde yürürken durup mola vermeleri yasaklıyor.

Bu önlem, tek başına gelenler için değil, yolcu gemilerinden rehberler eşliğinde inen turistler için geçerli olacak.

Bundan böyle "kırmızı bölge” olarak nitelendirilen yerlerde 10.30 ile 18.00 arasında grup halindeki turistlerin yürürken durup mola vermeleri yasak olacak. Bu da özçekim sevdalılarını hüsrana uğratan bir karar! Uygulamaya karşı gelenler ise 275 avroya varan para cezasıyla karşı karşıya…

Turistlerin akınına uğrayan başka şehirler de rahatsızlıkları sınırlamak için para cezaları uygulamaya başladı.

Venedik ve Floransa'da bazı işlek caddelerde yemek yemek, Roma'da İspanyol Merdivenlerinin basamaklarında oturmak yasaklandı. 

Birçok sanat şehrinin Belediye Başkanı, hükümetten kitle turizmini daha iyi düzenlemek için özel bir yasa çıkarmasını talep ediyor. (ajansbizim)