Tourism Today Talks Live’in konuğu olan ve gündemdeki soruları yanıtlayan Burak Tonbul, sezonun açılmasını hevesle bekled,klerine dikkat çekerek, ''Bu zamana kadar turizm özelinde birçok kriz tecrübe ettik. İlk defa global anlamda bir krizle karşı karşıyayız. Bütün dünya gibi biz de bu krizi yaşayarak öğreniyoruz. Önce bir şok yaşadık ve sonrasında şoku atlatır atlatmaz şirketlerimizin içine döndük. Her iştigal alanımızdaki yapıda süreçlerimizi gözden geçirdik. Nerede yanlış yaptık, bundan sonra neler yapabilirizi gözden geçirme fırsatı bulduk. Şu anda tüm grup, bir an önce sezonun açılmasını hevesle bekliyoruz. Tek kelime ile söylememiz gerekirse çok zor bir kriz yaşıyoruz. Sağlık olarak bu krizi aşıyoruz fakat ekonomik olarak daha bu krizin başındayız'' dedi“Türk turizmine hizmet etmeye devam kararı aldık”Türk turizmine hizmet etmeye devam kararı aldıklarına işaret eden burak tonbul şunları söyledi:''Ben 13 yaşımdan beri turizmin içindeyim. diana Turizm 42 yıldır var ve ben de Türkiye turizmine hizmet veren bu firmayı temsil ediyorum. Geçen yıl Thomas Cook’un iflası ile ağır bir travma yaşadık. Bu bizim üzerimizde çok ciddi etkiler bıraktı. Bu iflas, şirket özelinde en büyük kriz ve travmaydı. Bu süreç içinde çok önemli şeyler gördük. Bizim arkamızda 42 yıllık bir bilgi, birikim ve emek var. Bu değerin içinde 4 bine yakın çalışma arkadaşımız var. Bu arkadaşlarımızın yanında yıllardır birlikte iş yaptığımız otelci dostlarımız var. Biz, bu sorumlulukla birlikte çok önemli bir karar aldık. Bu sürecin sonunda ya bu işi bırakacaktık ya da devam edecektik. Bu süreçte otelci dostlarımızın verdiği destek paha biçilemezdi. Biz de aldığımız karar ile Türk turizmine hizmet etmeye devam kararı aldık. İyi ki bu kararı almışız. Eğer farklı bir karar alsaydık bunca yıllık emeğe haksızlık edecektik. Çok doğru bir karar aldık ve bu noktada çok mutluyum.“42 yıllık birikimimizi 84 milyonun hizmetine sunmaya karar verdik”Devam kararı sonrasında güzel bir yatırıma imza attık. Çok güzel bir iş birlikteliği başladı. 42 yıllık bir bilgi ve tecrübemiz var. Bu birikim ve tecrübeyi 84 milyonun hizmetine sunmaya karar verdik. Burada en doğru kanallardan biri iç pazar olduğuna inandık ve bir girişimde bulunduk. Karşımızda İbrahim Bey’in 26 yıldır gözü gibi baktığı Touristica gibi pırıl pırıl bir marka gördük. Touristica’ya yatırım yaparak iç pazara girmenin doğru olduğunu düşündük. İbrahim Bey ile karşılıklı oturarak bu ortaklığı kurmaya karar verdik. Touristica ülkemizden Kıbrıs’a en fazla turist götüren ikinci tur operatörü ayrıca kültür turlarında ulaştığı rakamlar göz kamaştırıcı. Biz Touristica’yı çok kısa sürede hem Türkiye’deki önemli tur operatörleri arasına sokmak, hem de tatilciler ve otelci dostlarımız için alternatif haline getireceğimizden eminiz. Bu süreci hızlandırarak iç pazarda da pozisyon almak istedik. Çok önemli bir kriz yönetiyorsunuz. Biz bu süreçte yeni ürünler tanıttık. Biz insanları evinden alıp tatillerinin sonunda yine evlerine bıraktığımız, daha küçük araçlarla ailelere ve küçük gruplara özel daha premium kültür turları planladığımız, mavi yolculuğu öne çıkardığımız, Kaş, Kalkan, Fethiye gibi bölgelerdeki havuzlu özel villaları ve ayrıca otellerimizin içindeki özel villaları öne çıkardığımız yeni ve kişiye özel ürünleri satışa sunduk. Daha niş ürünler sunmak istiyoruz. Şu an açılacağından emin olduğumuz tek pazar var o da iç pazardır. Yurt dışındaki pazarların ne zaman açılacağını şu an için hiçbirimiz bilemeyiz, ancak izleyerek tahminlerde bulunabiliyoruz. Ama emin olduğum şey iç pazar en kısa sürede açılacak olması. 7 büyük turizm şehrinin seyahatlere açılması bunun en güzel işareti, sonrasında ikinci adım İstanbul, İzmir ve Ankara gibi kaynak şehirlerinde açılması ile işlerimize ay sonunda geri döneceğimizi düşünüyorum.“Çarkların dönmesi için iç pazara ihtiyacımız var”Otellerimizi açalım ve iç pazarla dolduralım’ demek yanlış olur. Burada yavaş yavaş gelişim içinde otellerin açılacağını dışarıdaki kaynak pazarların da yavaş yavaş açılacağını düşünüyorum. İç pazara büyük bir sorumluluk yüklüyoruz. Türkiye turizminin çarklarının dönmesi için iç pazar hareketlerine ihtiyaç olduğunu söylüyoruz. Ama burada ilave destekler gerekiyor. Hükümetimiz çok güzel bir duyuru yaptı. İç hat uçaklarında KDV yüzde 1’e indirildi. Sezon, bayram sonrası açılacak diye hesaplıyoruz. Eğer iç pazardaki açılımın daha hızlı bir şekilde olmasını desteklemek istiyorsak KDV desteğinin yılsonuna kadar uzatılmasını tavsiye ediyorum. Ayrıca bu KDV indirimini karayolu taşımacılığı için de uygulamak gerekiyor. Bir öneride daha bulunmam gerekirse; Bakın İtalya, iç pazar hareketlerini hızla başlatmak için vatandaşlarına 500 euro’luk teşvik vermeye hazırlanıyor. Bizde de buna benzer bir çalışmanın yapılması günlerdir gelirlerinde ve işlerinde büyük azalmalar olmuş, evlerinde bunalmış olan halkımıza büyük bir moral ve motivasyon sağlayacaktır.“Acenta ve otelleri koruma altına almalıyız”Şimdi sertifikasyon için yoğun bir çalışma yapılıyor. Şunu unutmamak lazım, bu salgın kalıcı değil geçicidir. Ben böyle bakıyorum. Bunları kalıcı olarak görürsek çok ciddi sıkıntılar olabilir. Ama bu sertifikasyon, bugün için işinizin tekrar başlaması adına çok önemli bir kaldıraç ve güven mekanizmasıdır. Mutlaka bir sertifikasyon olmalı. Fakat bunun maliyetini göz ardı edemeyiz. Burada çok önemli yükler var. Bu yükleri kaldırabilecek arkadaşlar otellerini açıp hizmet verme arzusu içerisinde olacaktır, bir bölüm meslektaşımız ise bu yükleri bu yıl kaldıramayabilir. İkinci olarak da bunun çevreye olası zararlarını göz ardı etmemek gerekir. Çok uzun zamandır sürdürülebilir turizmden bahsediyoruz. Otellerle ilgili yeşil yıldız uygulamaları var. Şimdi hepimizin bildiği gibi hangi kimyasala çevre dostu diyebiliriz. Bunun önüne geçemeyiz. Fazla kimyasal kullanmak işimiz için aykırı bir durum. Bunları da çok fazla teşvik etmemek gerekiyor. Son olarak bu yükü otellere yükleyelim oteller de fiyatlara yansıtsın durumu gerçekçi değil. Böyle bir ortamda tur operatörü, otel ve havayolları olarak sorumluluklarımızı yerine getiriyorsak bundan sonraki sorumluluk müşterinin üzerinde olduğunu çok iyi anlamalıyız. Hem acentaları hem de otellerimizi bu duruma karşı bir güvenlik ağı ile koruma altına almalıyız. Arkadaşlarımız bilir hepimiz nelerle karşılaşıyoruz. Otelcilerin kabusunun neler olduğunu çok iyi biliyoruz. Böyle bir durumda her türlü önlemi hukuki anlamda almamız gerekiyor. Easyjet ile çok sıkı ilişkiler içindeyiz. Onlar İngiltere pazarı operasyona başlayacaksa bütün yükü riski otellere yüklemek doğru değil, bu içinde bulunduğumuz durumun tabiatına aykırı. Sayın Bakanımız aramızdaki en tecrübeli isim. Çok uzun yıllar turizmin içinde ve bunlara çok vakıf. O yüzden de bakanımız markalarımıza zarar verecek olası tehlikelere başından engel olacaktır. Tur operatörleri ile yenden başlayacak ilişkilerimizde kendisinin liderliğinde sektör baştan önlem alacaktır bundan eminim.“Türkiye tercih edilecek”Bugün otellerimizde uyguladığımız sistemler herkesin önünde. Alçakgönüllü olmaya gerek yok. Otellerimizde kesinlikle çok yüksek standartlar uygulanıyor. İskandinavya, Avrupa ve İngiltere ile çalışıyor olmamız nedeniyle ciddi yaptırım ve uygulamalar var. Bu kadar hassasiyet gösterilen durumlarda ilave alınacak tedbirlerden bahsediyoruz. Türkiye’de hasta sayısı ile Avrupa’daki ülkelerdeki sayılar ortada. Şu an mükemmel durumdayız ve bunu da hızla sonuca götürüyoruz. Ben Avrupa’da yaşayan biri olsaydım seyahat için tercih sıralamamda Türkiye en az ikinci sırada yer alırdı. Ülkelerin politik kararları ön plana çıkmazsa Türkiye’nin 2020 yılında tercih edilecek bir destinasyon olacağını düşünüyorum.“Hiçbir ekonomi buna dayanamaz”Ülkelerin turizmi hangi ölçüde açacaklarını bilmiyoruz. Her hükümet normalleşme adımları atmaya başladı. Ancak adım adım tedbirli şekilde adım atılıyor. Ekonomik olarak bu işin yükümlülüğü dayanılır gibi değil. ABD başkanı bile ‘Ekonomiyi canlandırmalıyız’ diyor. Norveç okulları açmaya başladı. Çünkü anne ve babaların iş hayatlarına dönmeleri için çocuklarını okula göndermek zorunda. Üretim başlamak zorunda. Hiçbir ekonomi buna dayanamaz. Tedbiri elden bırakmadan çarklar yavaş yavaş dönmeye başlayacaktır. İngiltere ve Almanya’nın bir sıkıntı olmazsa Türkiye’ye seyahatleri açacaklarını düşünüyorum. 7 şehirde normalleşmenin başladığını partnerlerimizle paylaştık. ‘Burada her şey normale dönmeye başladı’ diye partnerlerimize bilgi verdik ki onlar da umutlarını canlı tutsunlar.“Tüketici kendisini güvende hissettiği yere gidecek”Küçük ve butik otellerin iş yapacağı yönünde öngörüler var. Peki, Türkiye’de kaç tane butik otelimiz var? ‘5 yıldızlı oteller iş yapmayacak’ yorumu doğru bir yorum değil. Aksine 5 yıldızlı otelin işletmecisi, genel müdürü, CEO’su, sahibi otelini açtıysa işini de yapacaktır. Tüketici kendisini nerede güvende ve rahat hissedecekse oraya gidecektir. Bu süreçte yepyeni tatil şekilleri ortaya çıkacak. Bu krizde beni en çok mutlu eden kısımlardan biri de budur. Villa turizmi, mavi yolculuk, kültür turları, karavan ve kampçılık konuşmaya başladık. Ülkemizde keşfedilecek çok yer var ve bu nedenle bu tatil şekilleri kalıcı olacaktır. Ancak, kendisini Belek’te 5 yıldız bir otelde iyi hisseden bir turistin çok değişeceğini düşünmüyorum.Her şey dahil ile kavga etmeyelimHer şey dahil üzerindeki tartışmaları çok popülist ve gereksiz buluyorum. Türkiye bu noktaya geldiyse bu sistem sayesinde geldi. Bu sistem ile kavga etmeyelim. Bu sistemin ekonomik bir ömrü var ve sırası gelince yok olup gidecektir. Ama şu an buna gerek yok. Bugün şartlar her şey dahili gerektiriyor.“Bakanlığımızın çok güzel çalışmaları var”Ben yakından biliyorum ki bakanlığımızın çok önemli pazarlama stratejileri ve hale hazırda Covid-19 krizinden önce yürürlüğe girmiş ve her kaynak Pazar ve turizm türü için ülkesine göre ayrı ayru titizlikle dizayn edilmiş reklam ve pazarlama çalışmaları var. Bakanımızın çok dikkat ettiği ve bildiği bir konu pazarlama. Bu işi çok iyi yapıyor. Türkiye’deki yeni destinasyonların çok farklı pazarlarda öne çıkarılması için güzel ve örnek çalışmalar yapıldı. Şu an bunlara küçük bir ara verildi. Bunlar kaldığı yerden çok güçlü bir şekilde devam edecektir. Turizm Geliştirme Ajansı bunun için kuruldu. Bugün Çin’den gelen müşteriler sahilleri, Avrupa’dan gelenler de Kapadokya’yı keşfedecektir. Göbeklitepe ve Karadeniz de keşfedilecek. Bakanlığımızın tanıtım atağı ile bu bölgelrimiz hak ettiği ilgiyi bulacaktır.“Biraz da hak vermek gerekir”Ben de çok uzun yıllar STK’larda görev yaptım. Yine gerek olursa görev alırım. Mualefet yapmak bir haktır. Şikayet etmekse bu işin en kolayıdır. Biraz da hak vermek gerekir. Rus uçağının düşürülmesinden bu yana yaşadığımız krizler ortada, bu sürede STK’larda yöneticilik yapanların haklarını yemeyelim. Allah’a şükür Mehmet Ersoy gibi içimizden biri bakanımız olarak bizi temsil ediyor ve bu krizleri bu şekilde yönetiyoruz. Ya bu krizleri sektör olarak turizmi hiç bilmeyen, turizmin dışından olan biriyle yönetmek zorunda olsaydık ne olurdu? Ben başta Bakanımız Mehmet Ersoy’un ne kadar çaba gösterdiğine şahidim. Artı STK başkanlarımız ve yönetimlerin ne kadar çok çalıştıklarına yakinen şahidim.“Rezervasyonlar geliyor”Rezervasyonlar geliyor ve aktif olmaya devam edelim. Bu sene Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için her gün rezervasyon gelmeye devam ediyor. Kasım ayını da sezona dahil ediyoruz ve bu şekilde başından kaybettiğimiz dönemi yaz sonuna bir ayda olsun ekleyerek telafi etmeye hazırlanıyoruz. Bu sene hem iç hem de bazı dış pazarlardan insanlar tatil yapmaya geleceklerdir. Biz Touristica’da iç pazarda her gün rezervasyon alıyoruz. Daha güzel bir şey söyleyeyim. Başta İngiltere olmak üzere 2021 satışlarını satışa açtık ve çok güzel satışlar gelmeye başladı. Bu haberi de sizlerle paylaşmak istedim.''
Gündem
10 Mayıs 2020 - 09:51
Güncelleme: 11 Mayıs 2020 - 11:59
Rezervasyonlar geliyor, aktif olmaya devam edelim
Diana Travel ve Touristica Yönetim Kurulu Başkanı Burak Tonbul, ''Bu sene Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için her gün rezervasyon gelmeye devam ediyor.'' dedi.
Gündem
10 Mayıs 2020 - 09:51
Güncelleme: 11 Mayıs 2020 - 11:59