Yaşı müsait olanlarımızın 30-35 senelik arkadaşlıkları vardır. Peki, onlarla seneler süren iş arkadaşlığı, partnerlik de yaptınız mı? Onların çocukları hatta torunları ile?...
Bunca sene şikayetsiz, sorunsuz iş yapabilmemin en büyük sırrı buydu; "Global Ailem". Tanıştırayım; Mısır'dan Adel, Meksika'dan Nunez, Özbekistan'dan Rustem, Zanzibar'dan Cliff, Hindistan'dan Atull, Arjantin'den Carolina, Güney Afrika'dan Alice, Çin'den Cui Cun, Peru'dan Juan Carlos, İtalya'dan Susanna, Silvia ve saymakla bitmeyen senelerdir iş yaptığım yüzlerce acenta sahipleri. (136 Ülke) Kimi emekli oldu, kimini kaybettik, kiminin de elimde doğmuş çocukları ile hala çalışıyorum. Sıra torunlarda... Türkiye'ye geldiklerinde onları asla otele bırakmam. Evim evleridir. Onların ki de benim evim.
ITB gibi hemen her uluslararası fuar, bu büyük aileyi bir araya getirir. Birlikte iş yapmanın dışında deneyimlerimizi, dertlerimizi, sevinçlerimizi, politik sorunlarımızı hatta acılarımızı da paylaşırız. Bu aile, her fuarda en az bir akşam birlikte yer, içer, eğlenir sohbet eder.
Bu kez buluşmamız çok daha dokunaklı oldu. Baracudatour belgesinin yazdığım bir makale yüzünden 3 saate iptali, çoğu demokratik ülkelerden gelen arkadaşlarıma şok etkisi yaratmıştı. Her biri kendi ülkelerinde bu olayı protesto için çalışma başlatmış, ancak hepsine mani olmuş, mahkemenin sonucunu beklememiz gerektiğini belirtmiştim. Tüm yazışmalar bendedir. Ancak, onlar için alışık olmayan mahkemenin uzun süredir sonuçlanmaması, içlerindeki kuşkuyu alevlendirmiş ve bu nedenle fuarda ortak bir bildiri hazırlamışlar. Türkiye'yi protesto bildirisi. Boykot bildirisi. Baracudatour'un durumu anlatılan bu bildiride çeşitli ülkelerin tur operatörleri tarafından imzalanmış.8-10 sayfa ıslak imza vardı. Birlikte seyahat ettiğim, yanımda olan Türk meslektaşlarım bu durumları hayret ve şaşkınlıkla izlerken, ülkemin bu duruma düşmesine vesile olmaktan hicap duydum. Elbette bana destek olan herkese teşekkür ederek böyle bir boykot'a neden olmanın beni çok daha güç durumlara bırakacağını izah ettim. Yine bu durumu uluslararası kamuoyuna taşımaya hazır olan ve ve beni ITB fuarına "gazeteci kimliğim" ile davet eden turizm yazarları derneklerine de durumu anlattım.
Ama şunları anlatamadım; Mahkeme ilgili merciye sormuş; Neden Baracudatour'un belgesini iptal ettiniz. Cevabi yazıdan önemli cümleyi noktasına virgülüne dokunmadan iletiyorum;
31 Temmuz ve 01Ağustos tarihlerinde başta Hürriyet, Milliyet, Radikal olmak üzere muhtelif gazeteler ve görsel medyada "Kürtaj Turizmi" başlığı altında haberlerin yer aldığı tespit edilmiş, iş bu haberlerin içeriğinde anılan acentanın 15 gün öncesinden Kırım için 299?, Bosna için 600? olduğu, Kıbrıs'a 8, Kırım'a 5, Bosna'ya 3 kişinin tur satın aldığı ifadelerinin yer aldığı görülmüştür.
Bu da fırsatçılık ve karaborsacılık olarak değerlendirilip, 1618 sayılı kanunun 10. madde ve "b" bendi hükmüyle iptal edilmiştir.
ŞAKA GiBi... FIKRA GiBi... FiLiM GiBi...
BASINDA ÇIKAN YAZILAR ANCAK iHBAR KABUL EDiLEBiLiR;
Birileri birilerine anlatmalı... Basında çıkan yazılar ANCAK iHBAR KABUL EDEBiLiR... Bir gazete de biri sizin hakkınızda Tecavüzcü, Hırsız dese sizi hemen hapse mi atacağız ? Yoksa yapılması gereken; Bir soruşturma açmak, Gel bakim kardeşim. Nedir bunlar? Sen bu işi yaptın mı? Getir bakim belgelerini. Ver bakalım savunmanı demek mi?
Belki ben savunmamda derdim ki;
Sayın yetkili;
Bu yazı, sadece benim bloğumda yazdığım bir yazıdır. Bu yazı, sadece ve sadece "bir köşe yazısıdır".
35 yıllık tecrübemle yazdığım bu yazımda (anlayana) anlattığım gibi; Kürtajı yasaklarsanız bu kumar yasağı gibi olmaz. Merdiven altı Kumarda paranı kaybedersin ama merdiven altı Kürtaj'da canını... demek istedim.
Bilenler bilir; Benim kürtaj turları yapıp (tövbe tövbeeee) oradan gelecek 3, 5 euro'ya ihtiyacım yok. Bunu bu Birliğin başkanı da çok çok çok iyi bilir.
Bloğumda ki her yazımı "RRS" ile 15 senedir tüm basın kuruluşları ve haber ajansları otomatik olarak çeker. Bazılarına da ben yollarım. (Şimdi RRS'leri kapattım ayrı). Bu nedenle çoğu yazım gibi bu yazım da basında yer bulmuştur. (Bakınız; google cem polatoğlu 186,000 ...)
Benim yazdığım söz konusu olan yazımda şirketimin adı dahi geçmemiştir. Mail adresim bile yanlış anlaşılmasın diye "şahsi mail adresidir".
Misal; Bu zihniyetle Mustafa Koç; "Türkiye'de çürük araba yapılıyor, yapılabilir" diye bir makale yazsa veya gazetenin birinde haberi çıksa TOFAŞ'ı mı kapatmak gerekecek?
Başta bizim birliğimizin başkanı olmak üzere sizler benim elde tabela, "Haydi yaa Kürtaj Turları" diye tur mu sattığımı sanıyorsunuz veya siz gerçekten buna inanıyor musunuz?.
Gazeteye, dergiye ilan mı vermişim? Web sitemde böyle bir ilan mı varmış? Varsa hani nerede? Not:Bu olay sonrası, Birlik başkanı; geçen senede SEKS TURU ilanı vermişti diye gazetelere beyanat verdi. (bakınız 3 ağustos 2012 Akşam gazetesi) Neredeymiş o ilan? Seks Turu ilanı verdiysem o zaman neden acentamı kapatmadınız? ( merak; o ilan da nasıl verilir acep? Yanında promosyon da dağıtılır mı? Bir alana bir bedava v.s. gibi)
Belki de, 3, 5 sağlık turizmi yapan arkadaş gerçekten bu turu yaptı, yapmak zorunda kaldı. Çünkü devlet o kadınları fişledi, belki devlet kürtaj yaptıranları ailesine haber verdi. Burası Türkiye, belki babası, ağabeyi duysa öldürürdü, belki 3 çocuklu bir adam kızı kandırdı v.s.... Belki ben de yazımı onların anlattıklarından esinlendim ama isim vermek istemedim. 15 senelik bir turizm yazarı olarak da konuya ilgi çekmek, bu yasağın sonunun yasaklanan Kumarhanelerin ardından patlayan kumar turizminde olduğu gibi kürtaj turlarını da patlatabileceğini işaret etmek istedim.
Bunları bana sordunuz mu? Bana savunma hakkı verdiniz mi? Bebek katillerinin bile savunma yapabildiği bir ülkede tek bir lekesi olmayan bir adamı "savunmasız idam ederseniz" insanın aklına "bu iptalin arkasında başka şeyler mi var" sorusu gelmez mi?
Sayın ilgili ve yetkililerimiz;
3 saatte belgemi iptal ederek çok acele karar verdiğinizi düşünüyorum. Kararın başka bir sebepleri olsa bile o sebeplerinde zamanla ortadan kalktığını, kalkacağını düşünüyorum. Ben 35 senedir işini layığı ile yapmaya çalışan, bir iki (uçağım geç kaldı, Sharm-Kahire arası 4 saat dediler 6 saatte geldik) şikayetleri dışında hiçbir ciddi şikayeti olmayan bir acentanızım. Lütfen belgemi geri almak için açtığım davada kendimizi, memleketimizi, demokrasimizi çok daha güç duruma sokacak hale getirmeyelim. Kimseyle kavgalı, davalı olmak istemiyorum. Hele devletle "asla!"...
Ben sadece ekmek teknemi geri istiyorum. Sizden son ricam budur...
Saygılarımla
Cem Polatoğlu
0532 2146136