İkitelli’nin ötesindeki Atatürk Olimpiyat Stadı o dönem için büyük olaydı, Fransız kökenli bir inşaat şirketi işi almıştı. İnşaat son hızıyla sürüyor, necip Türk Basını olayı köpürttükçe köpürtüyordu; Stad şöyle teknolojikti, böyle rahattı, kocaman otoparkı vardı. Herkes heyecanla açılış maçı olan Galatasaray-Olympiakos karşılaşmasını bekliyordu. O gün geldi çattı, arabalara doluşup, stadyumun yolunu tuttuk. Daracık bir yoldan çıkınca karşımıza gelen stadın görüntüsü gerçekten etkileyici idi. Maç oynandı, 2-0 yendik. Şen, şakrak arabalara bindik ve 6 saat boyunca arabada oturmak zorunda kaldık. Şikayet edelim desen İstanbul İl Emniyet Müdürü üç araç arkamda bizimle birlikte bekliyor. Meğer bir huninin içine girmişiz, 75 bin kişi tersten çıkmaya çalışıyoruz. Nasıl bir çaresizlik, pişmanlık, isyan hali, anlatılmaz, yaşanır.
Olimpiyat Stadının makus talihi o gün çizildi, yollar bitmeden, alt yapısı ve güvenlik koşulları tamamlanmadan alelacele açılan tesis bir daha iflah olmadı. 2002 yılında, yaklaşık 100 milyon Dolar harcanarak açılan stadyum çürümeye terk edildi.
Bunu neden anlatıyorum, sebebi yeni havalimanı! Üçüncü Havalimanı'nın açılış tarihi değişmeyecekmiş, 29 ekim tarihinde açılışını yapacaklarmış. Peyderpey iniş kalkışlarda THY’nin İGA ile yapacağı görüşmeler çerçevesinde olacakmış, Atatürk havalimanı bir anda devreden çıkmayacakmış, bir geçiş süreci olacakmış. Terminal binası her şeyiyle hazır durumda imiş, pist de gayet güzelmiş. Havaalanları terminal ve Pistten fazlasıdır, kompleks işletmelerdir. Birbirine bağlı, koordineli ve yüksek oranda güvenlikli çalışması gereken bir mekanizmadır. Pist uçakların inip kalkması için elbette önemlidir, ama o uçaklara binecek, ya da inecek kişilerin güvenliği, konforu ve ulaşımı en az pist kadar önemlidir.
Düşünsenize her gün oraya yüzbinlerce yolcu gelecek, ya da gidecek.. 24 saat, aralıksız ulaşım nasıl olacak? Mesafe uzak, özel ulaşım pahalı, zaten bir havaalanı Gebze’de, diğeri Terkos’un ilerisinde, Karadeniz’de.. Kısaca yolcular uzakla, daha uzak arasında tercih yapmak zorundalar, bir de buna hazır olmayan alt yapının yaratacağı sıkıntılar eklenirse Yeni Havalimanının sonu bizim Olimpiyat Stadı gibi olacak diye endişeleniyorum. Bu nedenle, daha ismi bile konmamış olan yeni havalimanı alt yapısı, ulaşım zinciri ve güvenlik sistemleri tamamen hazır olmadan açılmamalıdır, Olimpiyat Stadı ile aynı makus talihi paylaşmasının önüne geçilmelidir.